10 Aralık 2009 Perşembe

Hüseyin Göçek'ten Basın Açıklaması



Pas fotoMaç Gazetesi’nin Salı günkü nüshasında 1. sayfada “Göçek doğuştan Galatasaraylı”ve 12. sayfada “Soyunma odasında hakeme saldırı” başlıklarıyla yayımlanan iki haber, tümüyle hayal mahsulüdür.

1. sayfada yer alan ve ailemin Ali Sami Yen Stadı’nda locasının olduğu yönündeki iddiayı içeren haberin gerçekle hiçbir ilgisi yoktur. Bırakın ailemin locası olduğunu, babam, hakemliğe başladığımdan bu yana benim yönettiğim 3 maç dışında Ali Sami Yen Stadı’na gitmemiştir.

Yine aynı haberde “Hüseyin Göçek’in, geçen hafta Panathinaikos maçını da Ali Sami Yen’deki bu locadan izlediği ve başkan Adnan Polat’a ‘Sizi desteklemeye 6 hakemle geldik başkanım’ dediği kaydedildi” iddiasının da gerçekle bir ilgisi bulunmamaktadır.

Galatasaray-Panathinaikos maçını, aralarında benim de olduğum 7 FIFA hakemi ile MHK Başkanı Oğuz Sarvan ve UEFA Hakem Komitesi Üyesi Jaap Uilenberg’in de bulunduğu grup, İstanbul’da düzenlenen eğitim semineri kapsamında gitmiştir.

Semineri yöneten Uilenberg ile 7 FIFA hakemi, ertesi gün maçın yönetimiyle ilgili eğitim amaçlı bir değerlendirme yapmıştır. Haberde iddia edildiğinin aksine bu grup, locada değil protokol tribününde oturmuştur. Galatasaray Kulübü Başkanı Sayın Polat ile gruptaki diğer arkadaşlarım gibi, el sıkışmak dışında bir diyalogum olmamıştır.

Gazetenin 12. sayfasında, maç sonrası Galatasaraylı oyuncuların soyunma odasına gelerek bana saldırdıklarına ilişkin haber, hayalde bile sınırları zorlayan türden bir şaşırtıcılığı içermektedir.

Maçtan sonra Galatasaray Kulübü’nün yönetici, teknik adam da dahil, hiçbir mensubu soyunma odasına gelmemiştir.

Haber, bu yanıyla sadece şahsımı değil, Galatasaray Kulübünü de rencide edici ifadeleri içermektedir.

Her iki haberle ilgili hukuki süreç, avukatım tarafından başlatılmıştır.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

Hüseyin GÖÇEK
FIFA Hakemi

9 Aralık 2009 Çarşamba

Hollanda'nın en başarılı öğrencisi bir Türk...



Eindhoven Ünversitesi’nde makine mühendisliği dalında master yapan Melike Yavuz, Hollanda’nın en başarılı öğrencisi seçildi.

Kimya, biyoloji, makine mühendisliği, ve sosyal bilimler dallarında Hollanda Üniversitelerinde okuyan öğrencileri teşvik etmek ve Hollanda’da bilim ve eğitime verilen önemi vurgulamak amacı ile Unilever tarafından organize edilen ödül töreni dün Vlaardingen’de düzenlendi. Unilever firmasının Başkan Yardımcısı Prof. Emmo Meijer, Hollanda Üniversitelerinde yüksek lisans ve doktora eğitimlerini sürdüren en başarılı öğrencilere ödüllerini verdi. Unilever ödülleri yüksek zeka ürünü olan araştırmaları cesaretlendirmenin yanı sıra, ödülü kazanan öğrencilerin dünya çapında büyük bir prestije sahip olmalarına imkan veriyor. Boğaziçi Üniversitesi makine mühendisliği bölümü mezunu olan Yavuz, 2007 senesinde Eindhoven üniversitesinde master eğitimine başladı. 2009 senesinde  9.7 not ortalaması mezun olan ve Philips firması yetkililerinin dikkatlerini çeken Yavuz bu şirket için çalışmaya başladı. Yavuz kazandığı ödülden dolayı çok sevinçli olduğunu belirtirken “Bu ödül ile inanılmaz derecede gurulandım. Hollanda’nın en başarılı öğrencisi bir Türk. Ve bu Türk benim. Burada ülkemi son derece iyi bir şekilde temsil ettiğimi düşünüyorum. Halen kariyerime Hollanda’da Phlips firmasında devam ediyorum, ama bilgi ve birikimimi ülkem için harcamak ve Türkiye’ye dönmeyi hayal ediyorum” şeklinde konuştu. Philips şirketinde, kan hücreleri içerisindeki bileşenlerin damar sertliğine etkilerini ölçen bir mikrobilgisayarın geliştirilmesi ile ilgili çalışmalar yapan Melike Yavuz, halen "Philips Lighting" bünyesinde sistem mimari/proje lideri olarak çalışıyor.

Bu beyinler hep Amerika'da, Almanya'da, Hollanda'da vs vs vs... Bu beyinleri ülkemize kazandırmadan bu ülke nasıl ileri gidecek bilemiyorum. İşte Melike Yavuz ve onun gibi beyinleri bu ülkeye kazandırmak bir devlet politikası olmalı. Bu genç insanlar burada kariyerlerini devam ettirmek isteseler de, gerekli imkanları bulamadıkları için başka ülkeler için çalışmak zorunda kalıyorlar. Umarım bir gün bir Cumhurbaşkanı, bir Başbakan, bir bakan ya da herhangi bir etkin yönetici bu gidişe dur der... Ülkemizin bu genç beyinlere şiddetle ihtiyacı var...